23 Kasım 2014 Pazar

Tarsus Hayvanat Bahçesi{2.deneme}



Şimdi biliyorsunuz Duru Tarsus Hayvanat Bahçesine ilk gidişimizde kuzulardan korkmuş ve hayvanat bahçesinden apar topar çıkmamıza sebep olmuştu.Çıkar çıkmaz da yeniden gelmenin hesaplarını yapmaya başlamıştı gerçi.Çok uzun bir süredir de tekrar gitmek için planlar yapıyordu.Bu haftasonu başka bir planımız olmadığı için kızımızı mutlu etmek istedik.Ve işte karşınızda yeniden Tarsus Hayvanat Bahçesi!


Her gittiğimde daha bir beğeniyorum burayı.İşte bizimkiler:


Bir sürü hayvan vardı.Bir kısmı bunlar.Bizim buradaki asıl hedefimiz bozayıyı görmek.Çünkü Duru bir süredir yattıktan sonra "anne ayı gelir mi?" diye soruyor endişeyle.Daha öncesinde aynı soruyu "anne köpek gelir mi?" şeklinde soruyordu ve hatta bu korkusunu çok ciddiye almayıp onu yatağında yatmaya zorlamıştım.Yataktan atlayıp koşup yanıma gelmişti ,henüz çok küçüktü ama yatağın yanındaki parmaklıklardan atlamayı başaracak kadar korkmuştu:( Sonrasında bir şekilde köpekleri sevmesini sağlayarak bu korkusunu atlattık.

Tabi ayı sevdirmek mümkün değil ama "ayı sadece ormanlarda yaşar ,hayvanat bahçesindekiler de bir sürü kafesin arkasında" diyerek ikna etmeye çalışıyoruz.Kafesleri ve ayıyı göstererek Duru'nun hayallerindeki ayıyı korkunç bir şeyden sıradan bir hayvana çevirmeye karar verdik.



Şu güzelliğe bir bakın:



Fil şeklinde süslenmiş bitkiler, dişleri de unutulmamış:)


Ayıya giden yolda midillilere de uğradık:


O kadar güzel bir hayvan ki! Fotoğraf güzelliğini tam yansıtamamış.Aramızda kafes olmasa kesinlikle bizi yerdi.Ki onu o kafese kapatarak bunu hakettiğimizi düşünüyorum.İnsanoğlu çok acımasız:(


Ve işte karşınızda bozayı kafesi önünde poz veren bizimkiler :





Bozayıyla bir poz da verdik:)



Çok tatlı hayvanlar var :





Bu adam devekuşunu maymun etti.


Hayvanat bahçesinden çeşitli fotoğraflar.Bizim ve hayvanların yaklaşık 1657588 pozu:)Allah kolaylık versin:))










Ve işte günün en önemli anı.Duru'nun kuzularla karşılaşması! Çok başarılıydı.Ellerini uzattı ve kuzuları sevdi:)



O sırada bir maymun da kafesinden kaçmamış mı?Çok tatlıydı.Ben onu kaçıp gitmesi için aşağıdan destekledim :) O da kendine yaklaşanları gördüğünde kafesten yandaki ağaca atlıyordu.Çok tatlıydı.Görebildiniz mi bıcırığı? :)


Hayvanat bahçesi de bu firarla ilgili çok donanımlıydı! Kaçan maymunu "ceket atmak" suretiyle yakalama çabaları acıklıydı:) Allahtan bir kaplan ya da yılan ne bileyim kurt falan kaçmamıştı.Yakalama ihtimalleri hiç yoktu çünkü.Uzun bir süre küçük kaçağı izledik, hatta aşağıda kalabalık bir grup toplandı.Ama bir süre sonra herkes sıkıldı.Biz ayrılırken de maymunu hala yakalayamamışlardı, "kafesine döner" falan diyorlardı kendi aralarında:)


Bunlar da veda pozlarımız.Bu ara en çok almak istediğim şey bir selfie sopası.Böyle ikişerli pozlar nereye kadar di mi?




Hiç yorum yok:

Hakkımda

Bir anne, bir baba ve bir de çocuk.Aşk dolu, neşeli ve eğlenceli bir hayat umuduyla..