23 Şubat 2015 Pazartesi

Dondurma kışın da yenir !


Cumartesinin tamamı ve pazar gününün de bir kısmında Murat çalışmak zorundaydı.Dolayısıyla cumartesi bir annekız günüydü.Sabah geç kalktık sonra uzun uzun kahvaltımızı yaptık.Ben masayı toparlarken Duru da biraz televizyon seyretti.Oyalanmadan hazırlanıp,çıktık.

Arabayla şehrin merkezine doğru gittik.Araba parkı sorun olduğu için arabamı yıkamaya verdim;) 2 saatten önce almam dedim, kızımı arabasına bindirdim ve versin elini sokaklar...

Uzun uzun yürüdük, etrafı izledik ve sonra acıktık.Ne yesek diye çok da düşünmeden ennn sevdiğimiz hamburgerciye gittik kızımla.Duru'ya hamburgeri köfte-ekmek şeklinde servis ettiler.Servis yapan aynı zamanda mekanın aşçılarından olan kişiyi daha önce iş yerimin karşısındaki lokantada çalıştığı için tanıyordum.

Duru'ya hamburgeri içine köfte harici  hiç bir şey koymadan getirmesini rica ettim.Baktım cherry domates servis ediyorlar belki domates koyabilirsin dedim."Olmaz abla domatesin mevsimi değil " dedi:)Bu bakış açısı çok da hoşuma gitti ve "Peki" dedim.Sonra hamburgerden önce atıştırması için Duru'ya dilimlenmiş havuç ve salatalık getirdi.Duru salatalıklara baktı ve öne doğru eğilip fısıldadı "anne biri bu abiye salatalığın da mevsimi olmadığını söylemeli" :))

Yemekten sonra çay getirirken ise bombayı patlattı; "Abla biliyor musun bizim hamburgercinin adını yazınca görsellerde ilk senin fotoğrafın çıkıyor".Aahaha blog afişe oldu mu sayın okur:) Ay nasıl terledim, nasıl sıkıldım anlatamam.Şaşırmamış gibi davranmaya çalışırken binbeşyüz kalori filan harcamışımdır.Neyse ki fotoğrafa tıklayıp blogu okumamış{sanırım}.Yani okuyorsa da buradan rica ediyorum lütfen bir şey olmamış gibi devam edelim, kimseye bir şey söyleme ve bende şurada gizli gizli hayatımın günlüğünü tutmaya devam edeyim.

Duru ve hamburgerlerimiz:



Hamburgerciden çıkınca bir süre daha yürüdük.Sonra artık eve dönmeye karar verdik ve arabamızı almaya gittik.Yolda giderken Murat aradı ve işinin bittiğini eve gelmekte olduğunu söyledi.Biz de o sırada en sevdiğimiz dondurmacıya girmek üzereydik:) Soğukta dondurma yenmez diyen annelerden değilim.Dondurmadan da, banyo yapmaktan da ,üşümekten de hasta olunmaz.Çocukları hasta olacak diye günlerce yıkamayan, hasta olduğunda iyileşene kadar banyoya sokmayanları da anlamıyorum.Ben Duru biraz hasta olur gibi olsa hemen yıkarım ki mikropları kırılsın:P

Neyse işte buz gibi havada girdik dondurmamızı yedik, çayımızı içtik:


Sonra Murat'a "eğer yorgunsan dışarı çıkmayalım eve ekmek hamuru getir pizza yaparım" dedim.Yok dışarı çıkarız dedi ama eve elinde iki ekmek hamuruyla geldi:) Ve o akşam evde olmak hepimizin çok hoşuna gitti.İki ekmek hamuruyla iki tepsi pizza yaptım.Pizzaların Duru için olan bölümüne labne peyniri , bizim olan bölümlerine ketçap sürdüm.{İkinci tepside bizim bölüme ketçap sıkmayı unutmuşum sonradan üstüne ekledim.}Duru'nun bölümlerine tulum peyniri ve yeşil zeytin ekledim.Bizimkine sosis, sucuk artık zararlı ne varsa:P

Kısaca tarif vereyim.İlk önce fırını açıyoruz ve en yüksek derecesine ayarlıyoruz.Sonra fırın ısınırken ekmek hamurunu zeytinyağı ile yoğuruyor, büyük fırın tepsisine bir tüm ekmek hamurunu yayıyoruz.Ara ara kopan bölümler olabilir , aldırmayın.Sonra üst malzemeleri hazırlarken hamurumuzu mayalanması için sıcak bir yere koyuyoruz.

Ben sosis, sucuk,mantar, mısır, domates, tulum peyniri koymayı seviyorum ama Duru'nun yemek isteyeceği mısırı mesela koymuyorum evde de mantar,domates falan yoktu sonuçta sosis ve sucuklu bir pizza oldu bizimki.Mayalanmış hamurun üzerine malzemeleri diziyoruz en yüksek derecedeki fırının orta kademesine yerleştiriyoruz.

8 dk da pizzamız hazır.6. dakikada önceden doğradığımız kaşarları pizzanın üzerine serpiştiriyoruz ve 8. dk da da pizzayı fırından çıkarıyoruz.Gevrek pizzanın sırrı bu!

Bizim ikinci tepsi pizzamızdan arta kalan sadece bu bir kaç dilim oldu:




Sonra birlikte tv izledik, Duru'yu banyo yaptırdım.Biraz tv izledik sonra da hazırlanıp yattık.Yatakta kitap okumayı, günün olaylarını konuşmayı çok seviyorum.Bu yüzden bazen uyuma saatinden yarım sat bile önce yatmaya gittiğimiz oluyor.

Sabah Murat yine yoktu ama öğlen gelecekti.Biz de Duru ile delice bir yatak keyfi yaptık.Geç uyandık ve yataktan çıkmadık.Ben kitap okudum o ıpadde bir şeyler izledi.Sonra nihayet saat 11:00 gibi kalkıp kahvaltıya geçtik.Kahvaltımız bitmişti ki Murat geldi.Hazırlanıp çıkmaya hazırlanırken Duru "bugünü evde mi geçirsek" dedi.Murat gözleri kocaman kocaman bana döndü ve "dün neler yaptın sen bu çocuğa" dedi.Duru gezme dedin mi herkesten önce kapıda biter çünkü:))

Neyse sonuçta hazırlanıp çıktık ve dün anne kız yürüdüğümüz yollarda bu kez üçümüz dolaştık.Duru'ya Kazım Büfe'den çift kaşarlı tost aldık.Tostu biter bitmez de uyudu:) O uyurken biz biraz daha yürüdük sonra da bir kafede mola verdik.Duru uyuyordu, ben kitabımı okuyup sıcak çikolatamı içerken Murat da kahvesini içip tweetlerini okuyordu ve ben o anda çok çok çok mutluydum:


Duru uyandı, gidip bir şeyler yedik ve sonra da eve geçtik.Ben yıllardan sonra eve iş getirmiştim.Herkes tv izlerken sütlü çayımı alıp işlerimi hallettim:


İşim bittiğinde yatma vakti de gelmişti..

Blog okurlarından da rica ediyorum; ünlü hamburgercimizle ilgili yazıdan hamburgercinin ismini kaldırdım önce sonra yazıyı tamamen taslağa çevirmeme rağmen google görsellerden kendi fotumu bir türlü kaldıramadım.Ne yapmam lazım?

6 yorum:

cinar dedi ki...

kız farkı heralde diyip ağlamak istiyorum sayın seyirciler. Çınar'dan "bugun de evde oturalım" lafını duymak için sanırım 10 sene falan daha beklemem gerekiyor..

melda dedi ki...

Duru'nun salatalık yorumuna bayıldım! çok akıllı maşallah :)

görsel konusunda bir bilgim yok maalesef.

firdevs dedi ki...

Yaz kis dondurucudan dondurma eksik olmaz. Esma'ya hamileyken tatlilara karsi tiksinme olmustu. O tiksinme gecti tabii de , evde yaptigim pasta kurabiye disinda cikolata abur cubur yiyemiyorum. Yoksa kis filan durduramaz beni :p

Ahmed bebekken ikimiz Turkiye'ye gitmistik. Ucaktan inip otobuse bindigimizde hava ruzgarliydi. Otobusteki iki anne " Usuturler diye banyo yaptirmadim cocuklari " dedi :))) aylardan eylul yani :)))) Ben yolculuga cikmadan muhakkak cocuklari yikarim temiz temiz olsunalr ayol :) Usutmekten korkmam. Belkide bunun sebebi usutmekten delice korkan annemdir kim bilir :))

Canim hamburger cekti. Du bakalim aksama yaparim belki :))

sedenist dedi ki...

Kızınızın doğal beslenmesi için uğraşmanız çok hoş,ileride eminim kendisi için sağlıklı besinler hazırlarken sizinle gurur duyacak :)Sevgiler

Öykücü dedi ki...

Yeşim,

Duru'dan da ben ilk kez duydum:) Gezen çocuk iyidir:))

Melda,

Teşekkürler:))

Firdevs,

Benim annem de üşütmekten delice korkar.Banyo yaptırma açısından değilde kat kat giydirirdi.Kat kat kat kat kat hatta:))

Sedenit,

Teşekkürler.İnşallah ilerde kendisi de hep sağlıklı seçimler yapar.


Sevgiler.

Bir Terazi Kizi... dedi ki...

Tatlim cocuklari cok fazla yikamakta iyi degil.Cildini heryerini tatamen nemlendirmen gerek .Eger bunu her defasinda yapabiliyorsan tamam ama bu oglunu hergün yikayan cok titiz bir annenin tavsiyesiydi banada,aman dikkat et ,cildi kuruysa Duru`nun mutlaka iyi bir kremle nemlendir onu,sevgiler ikinizede...

Hakkımda

Bir anne, bir baba ve bir de çocuk.Aşk dolu, neşeli ve eğlenceli bir hayat umuduyla..